T.C. YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
Esas: 2016/617
Karar: 2016/3995
Karar Tarihi: 16.02.2016
Dava ve Karar: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu….. . San. Tic. A.Ş. ve alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi…. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından dört adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçluların yasal sürede icra mahkemesine senetlerdeki imzaların borçlu firma yetkilisine ait olmadığından bahisle takibin iptalini talep ettikleri, mahkemece davanın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
TTK’nun 778. maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken TTK’nun 714 ve 730. maddeleri uyarınca, muayyen bir günde veya keşide gününden veya görüldükten muayyen bir müddet sonra ödenmesi şartını havi bir bonoya dayanarak hamilin lehtara müracaat edebilmesi, ödeme gününü takip eden iki iş günü içinde senet keşidecisinin protesto edilmesine bağlıdır.
Alacaklı hamil, anılan madde koşullarında protesto keşide etmeksizin, lehtar ve cirantayı takip edemez. Bir başka ifade ile senedi düzenleyen protesto edilmediği için hamil, lehtar ve cirantaya karşı müracaat hakkını kaybeder. İİK’nun 170/a-2. maddesi gereğince, icra mahkemesince alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkının bulunup bulunmadığı re’sen araştırılmak zorundadır.
Somut olayda, takibe konu bonoda itiraz eden borçlulardan…. firmasının lehtar,…. firmasının da ciranta olduğu görülmektedir. Bu durumda, yetkili hamil olan alacaklının, cirantalar hakkında takip yapabilmesi için, bonoyu düzenleyene ödememe protestosu göndermesi zorunludur. Ancak, alacaklı vekilinin protesto evraklarının ibrazı için yapılan tebligata rağmen, herhangi bir belge sunmadığından alacaklının, itiraz eden cirantaları takip hakkının bulunmadığı anlaşılmaktadır.
O halde, mahkemece, bu husus re’sen gözetilerek İİK’nun 170/a maddesi uyarınca itiraz eden borçlu Koza firması yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
Sonuç: Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre alacaklının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.02.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.